Günümüzde doktorların en önemli çabaları yaşlanan insanların fiziksel ve zihinsel olarak aktif kalması ve topluma katkıda bulunmaya devam etmesi arzusudur. Daha genç hastalar fiziksel olarak daha zorlu spor aktivitelerine katılmakta ve bu da yaşamları boyunca aktif olmaya devam etmelerini sağlayacak biyolojik çözümler gerektiren yaralanmalara sebep olmaktadır. Son 50 yılın biyomekanik çözümlerinden, eklem protezleri için daha gelişmiş tıbbi malzeme kullanımı, daha hassas ve bilgisayar destekli cerrahi teknikleri ile önemli faydalar elde edilmiştir. Bununla birlikte, protezlerdeki gevşeme veya diğer başarısızlık nedenlerine bağlı olarak protezler belirli bir ömre sahiptir ve hasta için artan sıkıntılar daha fazla ameliyat gerektirebilir durumlar oluşturmaktadır. Gelecekte rejeneratif (yenileyici) tıp ile potansiyel yeni doku ve organları hasarlı veya hastalıklı olanların kendi kendine yenilenerek ve dokunun birçok farklı türde değişebilme kapasitesine sahip kök hücreleri kullanarak tedavileri mümkün olacaktır.

Kök hücreler, kendi kendini yenileme kapasitesine ve uygun koşullar altında çeşitli doku türlerine dönüşebilme özelliğine sahip hücrelerdir. Anne karnında fötüsteki kök hücreler birçok doku tipine farklılaşabilme özelliğine sahip iken erişkin kök hücrelerin farklılaşması genellikle bulundukları doku ile sınırlıdır ve uygun koşullar altında bazıları değişebilme ve çok güçlü hale gelebilme yeteneğine sahiplerdir. Bu, kemik iliği, deri, yağ dokusu kökenli diğer birçok dokularda bulunan erişkin kök hücreler için geçerlidir. Bu hücreler kemik, kıkırdak, tendon, bağ, yağ dokusu kökenli diğer dokulara dönüşebilirler. Uygulanmalarında hastanın kendi hücreleri kullandığından bağışıklık sistemi veya alerji ile ilgili herhangi bir sorun oluşmamaktadır. Kemik iliği, yağ ve cilt dokularından elde edilebilen bu hücreler kıkırdak, kemik, kas, tendon, bağ ve yağa farklılaşabilen çok güçlü hücrelerdir. Bu, bilim insanlarının bu hücrelerin biyolojisini incelemelerini ve böylece uygun biyolojik ve mekanik özelliklere sahip istenen dokulara uygun şekilde dönüştürülmelerini sağlamıştır. Uygun büyüme faktörleri ile kemik ve kıkırdaktaki büyük kusurları biyolojik olarak onarmanın mümkün olacağı görülmektedir.